Döngüsel ekonomi nedir?
Döngüsel ekonomi; ürün ve malzemelerin değerinin uzun süre korunduğu, üretimde zararlı madde kullanımı ile karbon dahil sınırlı kaynakların kullanımının en aza indirildiği, israfın ve atık oluşumunun önlendiği, ürünlerin kullanım ömrünün sonunda çevre ve insan sağlığı için sürdürülebilir ve güvenli bir şekilde yeniden kullanımının sağlandığı, ürünlere daha fazla değer katan, karbonsuzlaşmayı destekleyen üretim ve tüketim yaklaşımıdır.
Döngüsel ekonomi ve yeşil kalkınma ile yaşanabilir bir dünya
Kusursuz bir döngüye sahip olan doğayı incelediğimizde doğada aslında “atık” olmadığını, doğanın kendi döngüsünü çevirdiğini görüyoruz. Ancak günümüz dünyasındaki üretim ve tüketim modelinde doğal kaynakların kontrolsüzce kullanımının sürdürülebilir yaşam için tehdit oluşturduğuna, sıra dışı doğa olayları ve iklim krizine neden olduğuna hep birlikte şahit oluyoruz. “Al-kullan-at” odaklı mevcut doğrusal ekonomi modeliyle çevresel ve ekonomik sürdürülebilirliğin sağlanması mümkün değildir.
Avrupa Yeşil Mutabakatının “iklim nötr” hedefine ulaşmasında önemli bir yer alan döngüsel ekonomi kavramının yaygınlaşmasıyla birlikte Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca gerçekleştirilen çalışmalarda özellikle; etkin ve verimli kaynak yönetimi, ürünlerin ve malzemelerin daha uzun süre kullanılması, atık oluşumunun azaltılması ve geri dönüştürülmüş malzemelerin üretimde kullanılması konularına odaklanılmıştır.
Çevresel sürdürülebilirlik ve sürdürülebilir kalkınma için yeni bir bakış açısı
Son yıllarda döngüsel ekonomi kavramının yaygınlaşmasıyla birlikte Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca (ÇŞİDB), özellikle etkin kaynak ve atık yönetimi konusunda önemli çalışmalar gerçekleştirilmektedir. Bu çerçevede “döngüsel ekonomi” kavramı, ÇŞİDB’nin mevzuat ve uygulama alanındaki çalışmalarının birçoğu için rehber özelliği taşımaktadır.
Ticaret Bakanlığı tarafından yayımlanan “Yeşil Mutabakat Eylem Planı” kapsamında, “Döngüsel Ekonomi Alanında Öncelikli Sektörlerin Belirlenmesi” ve “Detaylı Etki ve İhtiyaç Analizlerinin Yapılması” için bir eylem tanımlanmıştır ve bu eylem için ÇŞİDB sorumlu kurum olarak görevlendirilmiştir. Eylemin temel çıktısı; sektörlere yönelik “İhtiyaç ve Etki Değerlendirme Raporları’nın hazırlanması”dır. Sektörlerin önceliklendirilmesi çalışmaları yapılırken; tekstil, plastik, inşaat, imalat gibi alanlar detaylı incelenecektir.
ÇŞİDB sorumluluğunda olan bir diğer eylem ise “2023 Yılının II. Çeyreğine Kadar Döngüsel Ekonomi Ulusal Eylem Planı’nın Hazırlanması”dır. Eylemin temel çıktısı; “Döngüsel Ekonomi Ulusal Eylem Planı” ve “geri dönüştürülmüş ikincil malzemelerin kullanımına yönelik teknik kriterlerin belirlenmesi” olacaktır.
2020 yılının Aralık ayında Çevre Kanunu’nda yapılan değişiklikle; “sıfır atık” ve “döngüsel ekonomi” uygulamalarının yaygınlaştırılması, çevrenin korunması, iyileştirilmesi ve kirlenmesinin önlenmesine ilişkin genel ilkeler de Kanun’a dahil edilmiştir. Bu değişiklikle atılan bir diğer önemli adım ise; önümüzdeki dönemde ülkemizin döngüsel ekonomi vizyonuna büyük katkı sağlayacak olan “atıkların veya atıklardan elde edilen geri dönüştürülmüş malzemelerin zorunlu olarak kullanılması”na ilişkin düzenlemedir.
Tüm bu çalışmaların sistemli olarak yürütülmesini sağlamak, ülkemizin döngüsel ekonomiye ilişkin yol haritasını belirlemek ve AB Döngüsel Ekonomi Modeli doğrultusunda Türkiye'nin döngüsel ekonomiye geçişte kurumsal ve teknik kapasitesini güçlendirmek için “Türkiye'nin Döngüsel Ekonomiye Geçiş Potansiyelinin Değerlendirilmesi için Teknik Yardım Projesi” 07.02.2022 tarihinde resmî olarak hayata geçirilmiştir.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü Avrupa Birliği Yatırımları Dairesi Başkanlığının Sözleşme Makamı olduğu ve Döngüsel Ekonomi ve Atık Yönetimi Daire Başkanlığı tarafından yürütülen Proje, Avrupa Birliği Katılım Öncesi Yardım Aracı (IPA)’nın II. Dönemi kapsamında Çevre ve İklim Eylemi Sektör Operasyonel Programı altında desteklenmektedir.
“Sürdürülebilir çevre” ve “sürdürülebilir kalkınma” kavramlarına dair ülkemizde yeni bir bakış açısının geliştirilmesine ve sürdürülebilir bir gelecek inşa etmemize katkı sağlayacak proje, 3 milyon 200 bin avro bütçeye sahiptir ve toplam 36 ay sürecektir.